İlk yazar kasa James Ritty ve John Birch tarafından 4 Kasım 1879 tarihinde üretilmiştir. Bu yazar kasa sadece satış sayısını ve her satışın miktarını kaydeden numaratörlerden oluşuyordu. Buluş patent kaydı yapıldıktan sonra John Patterson’a satıldı.
1957 yılında bilgisayar pazarındaki teknolojik gelişmeler sayesinde yazılımsal donanımlar eklenerek kullanışlılıkları ve özellikleri artırılmıştır.
Marketler sattıkları ürünlerin takibi için yazar kasayı kullanmaya başladı. Avrupa ve Amerika’da 1970’lerde satış işlemlerini kaydetmek üzere tasarlanıp geliştirilen bir iş makinası olan yazar kasa, Türkiye’de 1980’li yılların ortasında kullanılmaya başlandı.
Yasal adı “Ödeme Kaydedici Cihaz” olan yazar kasaların kullanımı, 1 Temmuz 1984’ten sonra aşamalı olarak tüm birinci ve ikinci sınıf tüccarları kapsayacak biçimde yaygınlaştırıldı. Türk vergi sisteminde 1984 yılında yapılan değişikliklerle yeni bir vergi türü olan Katma Değer Vergisi (KDV) hayatımıza girdi.
1985’ten günümüze kadar Türk Vergi Sistemi’nin 3100 sayılı kanununda Yazar kasa (ÖKC) kullanımı ile pek çok kez değişiklikler yapıldı.
Temmuz 2013’te yayınlanan tebliğlerle dünyaya gelen yeni nesil yazar kasalar, bugün hala çıkmakta olan yeni tebliğlerle gelişiyor, değişiyor. Daha güçlü, daha stabil bir hale geliyor. Eski nesil yazar kasalar yerini büyük oranda yeni nesil yazar kasalara bırakmış duruma geldi.
POS özellikli taşınabilir yazar kasalar ile işletmeler kasada, masada, kapıda ve tüm seyyar noktalarda ödeme alabilme olanağına kavuştu. Bazı yazılım paketleri ile mükellefler yazar kasalarından yapılan satışları cep telefonlarında, bilgisayarlarında online izleyebilme durumuna geldiler.
Bir yanıt yazın